DHA
Geçtiğimiz yıl 9 Kasım’da akşam saatlerinde Konyaaltı ilçesi Siteler Mahallesi’nde meydana gelen kazada, Yusuf Taş, kullandığı özel kamu otobüsüyle Emniyet Caddesi’ne dönerken, okuldan çıkıp eve giderken yaya geçidinden yolun karşısına geçmeye çalışan Ayten Çağıran Ortaokulu öğrencisi Eren Arıcan’a çarpmıştı.
Yolcuların uyarısıyla çocuğa çarptığını fark eden Yusuf Taş, Arıcan’ın yanına gitti. İhbar üzerine bölgeye itfaiye ve sıhhat ekipleri sevk edildi.
İtfaiyeciler, krikoyla kaldırdıkları otobüsün altında kalan Eren Arıcan’ı çıkardı. DHA’nın haberine göre, sıhhat ekiplerinin yaptığı kontrolde, Arıcan’ın yaşamını yitirdiği belirlendi.
Arıcan’ın başucunda kalan sırt ve resim çantası ise polis aracına koyuldu.
Eren Arıcan’ın cansız bedeni, hadise yeri incelemesinin ardından Antalya Adli Tıp Kurumu’nun morguna kaldırıldı. Sürücü Yusuf Taş ise götürüldüğü polis merkezindeki ifadesinin ardından adliye sevk edilip tutuklandı.
Sürücü Yusuf Taş hakkında ‘taksirle ölüme sebep olsa’ suçundan dava açıldı. Antalya 25’inci Asliye Ceza Mahkemesi’nde görülen davanın 4’üncü ve karar duruşmasına sanık, bulunduğu cezaevinden SEGBİS ile katılırken, Eren Arıcan’ın ailesi ve yan avukatları salonda amade bulundu. Cumhuriyet Savcısı, bir öncesi duruşmada verdiği mütalaasını tekrarlayıp sanığın ‘bilinçli taksirle öldürme suçu’ndan cezalandırılmasını talep etti. Şikayetçi baba Barış Arıcan, sürücünün aracı oğlunun üzerine sürdüğünü iddia ederek, sanığın ağır cezada yargılanmasını istedi. Anne Keziban Arıcan ise bir cinayet işlendiğini ve katilin de Yusuf Taş olduğunu belirtti. Abla Ceren Sude Arıcan da kazadan ötürü ailece yıkıldıklarını anlatım ederek, davadan çıkacak sonucun emsal bir karar olmasını ve sanığın ağır ceza mahkemesinde yargılanmasını istedi.
Şikayetçi avukatlarından Volkan Anıtkaya ise aracın çarpma süresine dikkat çekerek, “Yolcular sürücüye ‘Çocuğa çarptın görmedin mi’ şeklinde seslenmişlerdir. Ancak sürücü çarpma anından 6 saniye sonra durmuştur. Usta bir şoför bu seslere rağmen birdenbire durabilmelidir. Mahkemenin görevsizlik kararı vermesini talep ediyoruz” dedi.
Sanık savunmasında önceki beyanlarını yine ederek, Bilerek isteyerek böyle bir hadise yaptıysam buradan çıkmak nasip olmasın. Ailenin acısını ben de yaşıyorum. Çok pişmanım. 15 yıllık şoförüm ve bugüne kadar kasıtlı bir suçum yok dedi. Son sözünde aileden özür dileyen sanık Yusuf Taş, beraatını talep etti. Mahkeme sanığın üzerine atılı suçu bilinçli taksirle işlediğine karar vererek önce 4 yıl hapis cezası verdi. Ardından iyi hal indirimi uygulayan heyet, cezayı 3 yıl 4 aya indirerek tutukluluğun devamına karar verdi. Mahkeme ayrıca sanığın ehliyetine de 3 yıl el koydu.
Mahkeme çıkışında konuşan aile üyeleri, karara tepki gösterdi. Barış Arıcan, kararı şaşkınlıkla izlediklerini belirterek, Böyle aleni bir cinayet gibi görünen davada 3 yıl 4 ay hapis cezası verilmesi bizi derinden yaraladı. Biz davanın ağır cezada görülmesini istemiştik. Adaletin yerini bulmadığını düşünüyoruz. Bu kararın toplum vicdanını da yaraladığını düşünüyorum. Oğlumun hakkını sonuna kadar arayacağız. Sanığın ağır cezada yargılanması için gereken tüm mücadeleyi vereceğiz dedi.Peyzaj mimarı ana Keziban Arıcan da sonucun şaşkınlığını yaşadıklarını anlatım ederek, Biz bu davanın emsal olmasını istiyoruz. Yavrum yaya geçidini tamamlamışken, sürücü otobüsü üzerine sürmüştür. Resmen cinayet işlemiştir. Sürücü katildir. Bu davanın sonucu istediğimiz şekilde çıkmamıştır diye konuştu.
Avukat Volkan Anıtkaya ise davanın başından sonuna aka bir hukuk mücadelesi verdiklerini belirterek şöyle konuştu
Dava sürecinde birçok talebimiz oldu fakat mahkeme tarafından birçoğu yerine getirilmedi. İbretlik bir karar bekliyorduk fakat çıkmadı. Mücadelemize devam edeceğiz. O gün otobüsün önünde oturan iki bayana da sesleniyorum. Eğer beni dinliyorsanız bizimle iletişime geçmelerini rica ediyorum.
GÜNDEM
30 Mayıs 2023SPOR
30 Mayıs 2023GÜNDEM
30 Mayıs 2023SPOR
30 Mayıs 2023SPOR
30 Mayıs 2023GÜNDEM
30 Mayıs 2023GÜNDEM
30 Mayıs 2023